Modern dünyada sosyal medya platformlarının yaygınlaşmasıyla birlikte bu platformlardaki içerikler ve yazışmalar boşanma davalarında önemli deliller haline gelmiştir. Sosyal medya incelemeleri, tarafların davranışları, sadakatsizlik iddiaları, maddi durum göstergeleri ve ebeveynlik yetenekleri gibi konularda önemli bilgiler sağlayabilmektedir.
Bu yazıda, boşanma davasında sosyal medya hesaplarının incelenip incelenemeyeceğini, hangi durumlarda sosyal medya içeriklerinin delil olarak kullanılabileceğini, delillerin mahkemeye nasıl sunulması gerektiğini ve konuya ilişkin Yargıtay kararlarını ele aldık.
Boşanma Davasında Sosyal Medya Hesapları İncelenir Mi?
Evet, boşanma davalarında sosyal medya hesapları incelenebilir ve bu inceleme mahkemeler tarafından delil olarak değerlendirilebilir.
Sosyal medya hesaplarının incelenmesi, boşanma davasındaki iddiaları desteklemek veya çürütmek için kullanılabilir. Tarafların sosyal medya hesapları; davranışları, duygusal durumları, aile ilişkileri ve diğer önemli konularda değerli bilgiler sağlayabilir.
Ancak bu incelemenin yapılabilmesi için belirli şartlara uyulması gerekmektedir. Mahkemeler tarafından sosyal medya hesaplarının incelenmesi, kişilerin mahremiyet haklarına saygılı bir şekilde yapılmalıdır. Hukuka aykırı bir şekilde elde edilen bilgiler, mahkeme tarafından delil olarak kabul edilmeyebilir.
Sosyal medya hesaplarının incelenmesi için genellikle resmi bir hukuki prosedürün izlenmesi gerekir. Bu inceleme, mahkeme kararı, savcılık talebi veya yasal bir prosedürle gerçekleştirilir. Sosyal medya üzerindeki bilgilerin uzman bir kişi tarafından incelenmesi, delillerin doğruluğunu ve geçerliliğini artırabilir.
Hangi Durumlarda Boşanma Davasında Sosyal Medya İçerikleri Kullanılır?
Boşanma davalarında sosyal medya içerikleri çeşitli durumlarda delil olarak kullanılabilir. Sosyal medya yazışmaları ve içerikleri aşağıdaki durumları ispat etmek için mahkemeye sunulabilir:
- Sadakatsizlik İddiaları: Eşlerden biri, diğerinin sadakatsizlikte bulunduğunu iddia ediyorsa, sosyal medya paylaşımları ve mesajlaşmaları bu iddiayı desteklemek veya çürütmek için kullanılabilir. Özellikle flört uygulamaları (Tinder, Happn vb.) hesaplarının varlığı, doğrudan zina olmasa da en azından sadakatsizlik veya güven sarsıcı davranış olarak değerlendirilebilir.
- Psikolojik, Fiziksel veya Ekonomik Şiddet: Bir eşin diğerine hakaret ettiğini, psikolojik, fiziksel, ekonomik veya cinsel şiddet uyguladığını gösteren sosyal medya içerikleri delil olarak kullanılabilir.
- Aldatma: Eşin kendisini aldattığını ispat etmek için sosyal medya içerikleri kullanılabilir.
- Ebeveynlik Yeteneği ve Velayet: Çocuklarla ilgili velayet ve ebeveynlik yeteneği konularında sosyal medya paylaşımları dikkate alınabilir. Eşlerin çocuklarla olan ilişkileri sosyal medya paylaşımları üzerinden değerlendirilebilir.
- Maddi Durum Tespiti: Tarafların maddi durumu ve yaşam tarzları sosyal medya paylaşımları ile incelenebilir. Bu durum nafaka ve mal paylaşımı gibi mali konuların değerlendirilmesinde etkili olabilir.
- Duygusal Durum: Eşlerin duygusal durumları sosyal medya paylaşımlarından anlaşılabilir. Bu, mahkemede manevi tazminat talepleri veya duygusal konuların değerlendirilmesinde önemli olabilir.
Boşanma Davasında Sosyal Medya Yazışma ve İçerikleri Nasıl Sunulur?
Boşanma davalarında sosyal medya yazışmaları ve içeriklerinin delil olarak kullanılabilmesi için belirli yasal ve teknik adımların takip edilmesi gerekmektedir:
1. Delil Olarak Kullanılabilecek Sosyal Medya İçeriklerinin Belirlenmesi
Sosyal medya platformlarında yer alan bazı yazışmalar ve paylaşımlar boşanma davalarında delil niteliği taşıyabilir. Ancak bunların hukuka uygun bir şekilde elde edilmesi gerekir. Kullanılabilecek içerikler:
- Herkese açık paylaşımlar (Facebook, Instagram, Twitter, LinkedIn vb. platformlarda yapılan herkese açık gönderiler)
- Özel mesajlar ve yazışmalar (Ancak, sadece kendi hesabınızdan eriştiğiniz mesajlar delil olabilir)
- Görseller ve videolar (Eşin kendi hesabından paylaştığı ve herkese açık olan medya içerikleri)
- Beğeni, yorum ve sosyal medya etkileşimleri (Sadakatsizlik, psikolojik şiddet veya aldatma gibi iddiaları destekleyen içerikler)
2. Delillerin Hukuka Uygun Olarak Elde Edilmesi
Boşanma davasında kullanılacak sosyal medya delillerinin hukuka uygun olması çok önemlidir. Aksi takdirde mahkemede geçersiz sayılabilir veya hukuka aykırı delil teşkil edebilir.
Hukuka uygun delil toplama yöntemleri şunlardır:
- Herkese açık gönderilerin kaydedilmesi
- Eşin rızasıyla paylaşılan içeriklerin kullanılması
3. Sosyal Medya Delillerinin Saklanması ve Doğrulanması
Toplanan delillerin mahkemede geçerli olabilmesi için doğru şekilde saklanması ve manipüle edilmediğinin ispatlanması gerekmektedir:
- Ekran görüntüsü alınması: Yazışmaların veya paylaşımların ekran görüntüleri alınarak delil olarak saklanmalıdır.
- Tarih ve saat bilgisi: Paylaşılan içeriklerin zamanı ve kaynağı açıkça belirtilmelidir.
- Bilirkişi incelemesi: Şüpheli durumlarda, mahkeme bilirkişiye başvurarak delillerin doğruluğunu inceleyebilir.
4. Sosyal Medya Yazışmalarının Mahkemeye Sunulması
Sosyal medya içeriklerini mahkemeye sunarken belirli adımları takip etmek gerekir:
- Delillerin hukuka uygun olup olmadığı avukat ile değerlendirilmelidir.
- Mahkemeye PDF formatında veya basılı şekilde sunulabilir.
- Deliller dava dosyasına eklenerek hakim tarafından incelenir.
- Gerekirse bilirkişi incelemesi talep edilebilir.
5. Mahkeme Sürecinde Delillerin Değerlendirilmesi
Mahkeme, sosyal medya içeriklerini aşağıdaki kriterlere göre değerlendirir:
- Hukuka uygunluk: Delilin yasalar çerçevesinde elde edilip edilmediği
- Gerçeklik ve doğruluk: İçeriğin manipüle edilip edilmediği
- İçeriğin davayla ilgisi: Paylaşımların davaya etkisinin olup olmadığı
- Karşı tarafın itiraz hakkı: Eş, delilin geçersiz olduğunu iddia edebilir
Boşanma Davasında Sosyal Medya Yazışmalarının Kullanılmasına Dair Yargıtay Kararları
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, E. 2023/3794 K. 2024/1038 T. 21.02.2024
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı kadın vekili tarafından açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının evlilik birliğinden doğan hiç bir yükümlülüğünü yerine getirmemeye başladığını, ev kirası ve çocuklarının eğitim masrafları da dahil bir çok masrafa müvekkilinin katlanmak zorunda kaldıklarını, müvekkilinin hem çocukların yeme içme ve ev işlerini tek başına yaptığını, ayrıca apartman merdivenleri temizleyerek elde ettiği gelirle çocuklarını okuttuğunu, karşı tarafın ise bu durumda evin geçimine katkı sağlamayarak keyfi harcamaları ile gününü gün ettiğini, karşı tarafın özellikle evliliğin son zamanlarında evi otel gibi kullandığını, karşı tarafın müvekkiline ev içerisinde de sürekli hakaretler ettiğini, onu küçük gördüğünü ve sürekli olarak hakaret içerikli sözler söylediğini, davalı tarafın müvekkilinin kendi çalışması ile yapmış olduğu birikimlerini de kumar ve benzeri ortamlarda yediğini ve sürekli olarak çevresine borç yaptığını, karşı tarafın ayrıca evde sürekli başka kadınlar ile internet ortamında açık saçık cinsel içerikli görüşmeler yaptığını bu nedenlerle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacı tanığının beyanlarından davalı erkeğe bir kusur izafe edilemeyeceği ve vakıaların ispatlanamadığı; her ne kadar davalının sosyal medya üzerinden sadakat yükümlülüğüne aykırı paylaşımlar yaptığı iddia edilmiş ise de günümüz teknolojisinde başkalarına ait hesap açmanın veya yönetmenin mümkün olduğu, söz konusu sosyal medya çıktılarının başka şekilde oluşturulmasının da mümkün olduğu, ilgili hesabın davalı tarafından açılıp yönetildiğinin sabit olmadığı, bu hususu destekleyecek nitelikte yan bir delilin de sunulmadığı gerekçesi ile davacı kadının açtığı boşanma davasının ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin evliliği devam ettirmek istemediğini, evlilikte davalının kusurlu olduğunu, davanın reddi kararının hatalı olduğunu belirterek hükmün tamamına yönelik olarak istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin evliliği devam ettirmek istemediğini, evlilikte davalının kusurlu olduğunu, davanın reddi kararının hatalı olduğunu belirterek hükmün tamamına yönelik olarak temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, davalı erkeğin kusurlu bir davranışının ispat edilip edilmediği, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi,
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen …, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sıkça Sorulan Sorular
Boşanma davasında kullanılacak sosyal medya yazışma ve delilleri hakkında en çok merak edilen soruları sizin için yanıtladık.
WhatsApp yazışmaları boşanma davasında kullanılabilir mi?
Evet, WhatsApp yazışmaları boşanma davasında delil olarak kullanılabilir.
Ancak Meta grubu (WhatsApp’ın sahibi) Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinden gönderilen müzekkere yazılarına elverişli bir geri dönüş yapmamaktadır. Bu nedenle WhatsApp yazışmalarının doğrudan Meta’dan talep edilmesi mümkün olmamaktadır. Yazışmaların delil olarak kullanılabilmesi için hukuka uygun olarak elde edilmiş ekran görüntüleri mahkemeye sunulabilir.
Savcı kararı ile Whatsapp yazışmaları çıkar mı?
Hayır, boşanma davaları hukuki (medeni) yargı kapsamına girdiği için savcı doğrudan WhatsApp yazışmalarını talep edemez.
Savcıların WhatsApp yazışmalarına erişim yetkisi yalnızca ceza soruşturmaları kapsamında mümkündür ve bunun için ağır suç şüphesi (örneğin, tehdit, şantaj, dolandırıcılık) bulunmalıdır.
Whatsapp kayıtları kaç yıl geriye dönük olarak incelenebilir?
Boşanma davalarında WhatsApp yazışmalarının kaç yıl geriye dönük incelenebileceği mesajların nasıl saklandığına bağlıdır.
WhatsApp sunucularında mesaj geçmişi tutulmadığı için sadece tarafların kendi cihazlarında veya bulut yedeklemelerinde bulunan mesajlara ulaşılabilir. Eğer Google Drive veya iCloud yedeklemesi açıksa, kullanıcı tarafından belirlenen süre boyunca (genellikle son birkaç ay veya yıl) mesajlara erişmek mümkündür.
Boşanma davasında Facebook yazışmaları kullanılabilir mi?
Evet, Facebook yazışmaları da tıpkı WhatsApp gibi boşanma davasında delil olarak kullanılabilir.
Ancak Facebook da Meta grubuna ait bir uygulama olduğundan doğrudan Facebook’tan mahkeme kararıyla içerik talep edilmesi durumunda elverişli bir geri dönüş yapılmamaktadır. Facebook içeriklerinin ekran görüntülerinin hukuka aykırı yollarla elde edilmemiş olması halinde bunların mahkemeye sunulmasında herhangi bir engel bulunmamaktadır.
Instagram ekran görüntüsü delil sayılır mı?
Evet, Instagram ekran görüntüleri boşanma davalarında delil olarak sunulabilir.
Eğer ekran görüntüsü, herkese açık bir paylaşım, yorum veya mesajlaşma içeriyorsa ve manipüle edilmemişse mahkeme tarafından değerlendirilebilir.
Boşanma davasında Instagram mesaj dökümleri mahkemede çıkar mı?
Hayır, boşanma davasında Instagram mesaj dökümleri mahkemede doğrudan çıkarılamaz, ancak bazı şartlarla delil olarak sunulabilir.
Instagram, mesaj geçmişini sunucularında saklamaz ve doğrudan mahkemeye veya avukata mesaj dökümü sağlamaz. Ancak taraflardan biri kendi hesap erişimiyle mesajların ekran görüntüsünü alarak veya Instagram’dan kendi mesaj geçmişini indirerek mahkemeye sunabilir.
Instagramda silinen mesajlar mahkemede geri gelir mi?
Hayır, boşanma davasında Instagram’da silinen mesajlar mahkemede doğrudan geri getirilemez, ancak bazı durumlarda kurtarılabilir.
Instagram, uçtan uca şifreleme kullanmadığı için mesajların bir süre sunucularında saklanma ihtimali vardır, ancak platform mahkemeye doğrudan mesaj dökümü sağlamaz. Ancak, karşı tarafın hesabına izinsiz erişerek elde edilen mesajlar hukuka aykırı delil sayılır ve mahkemede geçersiz olabilir.
Twitter mesajları boşanma davasında kullanılabilir mi?
Evet, Twitter (X) mesajları boşanma davasında kullanılabilir.
Ancak Twitter da ABD merkezli bir firma olduğundan, Türkiye’deki mahkemelerin müzekkere yazılarına elverişli yanıt vermemektedir. Hukuka aykırı olmayan yollarla elde edilmiş Twitter içeriklerine ait ekran görüntüleri boşanma davasında delil olarak kullanılabilir.
Boşanma davasında Tinder, Happn vb. uygulama kayıtları kullanılabilir mi?
Evet, Tinder ve Happn gibi flört uygulamalarının kayıtları boşanma davasında kullanılabilir.
Bu uygulamalarda hesabın bulunması dahi, zina olmasa da en azından sadakatsizlik veya güven sarsıcı davranış olarak değerlendirilebilir.
Boşanma davasında 3. şahsın gsm kayıtları istenebilir mi?
Hayır, boşanma davasında üçüncü şahsın GSM kayıtları genellikle istenemez, ancak bazı istisnalar vardır.
Medeni yargılama hukukuna göre, üçüncü kişilerin özel hayatını ihlal eden bilgi ve belgeler mahkemeye sunulamaz. Ancak, boşanma davasında aldatma, dolandırıcılık, tehdit gibi suç teşkil eden durumlar söz konusuysa, mahkeme belirli şartlarda ve ceza davası kapsamında savcılık aracılığıyla üçüncü şahsın GSM kayıtlarına savcılık şikayeti varsa erişim talep edebilir.
Evliyken başkasıyla mesajlaşmak boşanmaya sebep olur mu?
Evet, evliyken başkasıyla mesajlaşmak, içeriğine bağlı olarak sadakatsizlik veya güven sarsıcı davranış olarak boşanmaya sebep olabilir.
Özellikle mesajların içeriği romantik veya cinsel nitelikte ise bu durum boşanma sebebi sayılmaktadır. Türk Medeni Kanunu’nda evlilik birliğinin temelden sarsılması boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir ve güven sarsıcı mesajlaşmalar bu kapsamda değerlendirilebilir.
Sanal aldatma boşanma sebebi midir?
Hayır, Türkiye’de sanal aldatma doğrudan Medeni Kanun’da belirtilen boşanma sebeplerinden biri değildir.
Ancak mahkemeler çevrimiçi platformlarda, sosyal medyada veya diğer dijital iletişim araçlarında gerçekleşen duygusal veya cinsel etkileşimleri evlilik birliğini temelinden sarsan bir durum olarak değerlendirebilir. Mahkemeler her boşanma davasını kendi özel koşulları içinde değerlendirirken sanal aldatmanın evlilik birliğine etkisini de göz önünde bulundurabilir.
Tinder boşanma sebebi mi?
Hayır, Türkiye’de Tinder veya benzeri çevrimiçi flört uygulamalarının kullanımı Medeni Kanun’da özel bir boşanma sebebi olarak belirtilmemiştir.
Ancak evli bir kişinin Tinder gibi bir flört uygulamasında aktif hesabının bulunması, sadakatsizlik veya evlilik birliğine zarar veren bir davranış olarak değerlendirilebilir.