Boşanmada Aldatma (Zina) Delilleri Nelerdir?

Boşanma ve Mal Rejimi

Boşanma davalarında aldatma (zina) iddialarının ispatı, hukuki sürecin en kritik aşamalarından birini oluşturmaktadır. Modern hukuk sisteminde aldatmanın ispatı için geniş bir delil yelpazesi kabul edilmektedir.

Yazılı Deliller:

  • Telefon mesajları
  • WhatsApp mesajları
  • E-postalar
  • Sosyal medya yazışmaları
  • Kişisel not defteri
  • Günlük kayıtları
  • Mektuplar

Görsel ve İşitsel Deliller:

Belgesel Deliller:

  • Otel kayıtları
  • Uçak biletleri
  • Seyahat detayları
  • Kredi kartı ekstreleri
  • Banka hesap kayıtları
  • Telefon kayıt dökümleri

Davranışsal Deliller:

  • Eve başkasını almak ve geceyi birlikte geçirmek
  • Otel odasında birlikte kalmak
  • Düzenli olarak karşı cinsten biriyle olağandışı saatlerde görüşmek

Biyolojik Deliller:

  • Başkasından çocuk sahibi olmak
  • DNA test sonuçları

Hukuki Dosya Delilleri:

  • Ceza davası dosyası
  • Savcılık soruşturma dosyası
  • Tanık beyanları

Her somut olay kendi özelliklerine göre değerlendirilmekte ve mahkemeler aldatma eyleminin varlığını tespit etmek için her türlü delili serbestçe takdir etme yetkisine sahiptir. Ancak bu delillerin hukuka uygun yollarla elde edilmiş olması temel şarttır.

Aldatma (Zina) Delilleri Boşanmada Neden Gerekir?

Boşanma davalarında temel hukuki ilke, kendi lehine hak çıkaran tarafın o hakkı ispat etmesi yükümlülüğüdür. Aldatma (zina) iddiasında bulunan eş, bu durumu somut delillerle mahkemeye kanıtlamak zorundadır. Mahkemeler sadece kesin delillere bağlı kalmamakla birlikte her türlü delili serbestçe takdir etme yetkisine sahiptir.

Aldatmanın (zinanın) ispatı için kesin delil bulunmadığı durumlarda karine yoluyla ispat mümkün değildir. Örneğin eşlerden birinin karşı cinsten biriyle düzenli olarak olağandışı saatlerde telefon görüşmesi yapması ama evlilik dışı ilişkiden çocuk sahibi olması gibi durumlar aldatmanın varlığına delalet eden karineler olarak kabul edilmektedir.

Delillerin varlığı sadece boşanma kararının verilmesi açısından değil, aynı zamanda mal paylaşımı açısından da kritik önem taşımaktadır. Aldatma (zina) nedeniyle kusurlu olan eşin mal paylaşımından alacağı pay, hakkaniyete uygun olarak azaltılabilir veya tamamen ortadan kaldırılabilir.

Boşanma Davasında Deliller Ne Zaman Sunulur?

Boşanma davalarında delillerin sunulması konusunda teksif ilkesi geçerlidir. Bu ilkeye göre taraflar, iddialarını ve bunlara ilişkin delillerini yargılamanın belirli bir aşamasına kadar mahkemeye sunabilirler.

  • Ön İnceleme Aşamasına Kadar: Taraflar ön inceleme aşamasına gelene dek dilekçeleri ile tüm iddia ve savunmalarını ve bunları ispata yarayan araçlarını mahkemeye sunmalıdır. Bu aşama delil sunmak için en uygun dönemdir.
  • Ön İnceleme Duruşmasında: Mahkeme, taraflara dilekçelerinde gösterdikleri ancak henüz mahkemeye sunmadıkları tanıkları bildirmeleri için iki haftalık kesin süre verir. Bu süre mutlak olup uzatılamaz.
  • Tahkikat Aşamasında: Ön inceleme aşamasından sonra sadece karşı tarafın açık muvafakati halinde iddia ve savunma genişletilebilir veya değiştirilebilir. Bu aşamada yeni delil sunumu oldukça sınırlıdır.

Ön incelemeden sonra verilen iki haftalık süre içerisinde delil sunulmamış ise o delile dayanmaktan vazgeçildiği kabul edilir. Mahkemeler bu konuda katı davranmakta ve süre geçtikten sonra sunulan delilleri dikkate almamaktadır.

“Boşanma Davasında Video Kaydı Delil Olur Mu?” başlığıyla ele aldığımız bu içeriğimiz ilginizi çekebilir: https://armagand.av.tr/bosanma-davasinda-video-kaydi-delil-olur-mu/ 

Boşanmada Aldatma Delilleri Nasıl Sunulur?

Aldatma delillerinin mahkemeye sunulması konusunda belirli usul kurallarına uyulması gerekmektedir. HMK madde 194’e göre taraflar, dayandıkları vakıaları ispata elverişli şekilde somutlaştırmalıdır.

  • Delillerin Somutlaştırılması: Taraflar hangi delilin hangi vakıayı ispatladığını açıkça belirtmelidir. Örneğin, “15 Mart 2024 tarihli otel kayıtları eşimin X kişisi ile birlikte konakladığını ispat etmektedir” şeklinde spesifik ifadeler kullanılmalıdır.
  • Hukuka Uygunluk Şartı: Sunulan delillerin hukuka uygun yollarla elde edilmiş olması zorunludur. Hukuka aykırı deliller mahkeme kararına mesnet oluşturamaz.
  • Delil Listesi Hazırlama: Mahkemeye sunulacak tüm deliller numaralandırılarak düzenli bir liste halinde sunulmalıdır. Her delil için kısa bir açıklama yapılması ve ispat ettiği vakıanın belirtilmesi faydalıdır.
  • Orijinal ve Suret Ayrımı: Mümkün olduğunca orijinal deliller sunulmalıdır. Suret halinde sunulan delillerin onaylı olması ve gerektiğinde orijinalinin ibraz edilebilmesi gerekmektedir.
  • Teknolojik Delillerin Sunumu: Dijital deliller için özel dikkat gereklidir. Mesajlar, fotoğraflar ve ses kayıtları için tarih bilgileri muhafaza edilmeli ve silinme riski nedeniyle yedeklenmelidir.
  • Tanık Beyanı Hazırlığı: Tanık gösterilecekse, tanığın kimlik bilgileri tam olarak verilmeli ve tanık beyanının hangi vakıayı ispatlayacağı açıkça belirtilmelidir.

“Boşanmada Whatsapp Kayıtları Delil Olur Mu?” içeriğimizi de ziyaret edin.

Aldatma (Zina) Delilleri Ne Kadar Süre Geçerlidir?

Aldatma delillerinin geçerliliği için hukukumuzda kesin bir süre sınırı bulunmamaktadır.

Ancak feragat, barışma, terk ihtarı gibi durumlar ve üzerinden geçen zamanın uzunluğu delillerin geçerliliğini etkilemektedir.

  • Feragat Durumu: Feragat tarihinden önceki olaylar kusur belirlemesinde hükme esas alınamaz. Eğer eşlerden biri aldatma olayını öğrendikten sonra bunu affettiğini açıkça beyan etmişse, feragat tarihinden sonra yeni bir olayın varlığı iddia ve ispat edilmelidir.
  • Terk İhtarı Etkisi: Terk ihtarı çeken eşin ihtar tarihinden önceki olayları affetmiş veya hoş görmüş olduğu kabul edilir. Bu nedenle terk ihtarından önceki aldatma delilleri kusur belirlemesinde dikkate alınmaz.
  • Barışma Durumu: Barışma tarihinden önceki olaylar affedilmiş veya hoş görülmüş sayılır. Taraflar aldatma olayından sonra bir araya gelerek yeniden birlikte yaşamaya başlamışlarsa, çocuk yapmışlarsa veya dava açıldıktan sonra zorunlu sebep olmamasına rağmen birlikte yaşamaya devam etmişlerse bu barışma olarak kabul edilir.
  • Zaman Aşımı: Üzerinden uzun zaman geçmiş olaylar kusur belirlemesinde hükme esas alınamaz. Bir olayın ardından evlilik birliği uzun bir süre devam ettirilirse bu olay evlilik birliğinin sona ermesinde etkin olarak kabul edilmez.
  • Dava Tarihi Sınırı: Dava tarihinden sonra gerçekleşen vakıalar kusur belirlemesinde dikkate alınamaz. Bu olaylar ancak yeni bir boşanma davasının konusu yapılabilir.
  • İspat Edilemeyen Vakıalar: İspat edilemeyen vakıalar ve bilgi dışında gerçekleşen, elde olmayan sebepler ile gerçekleşen vakıalar kusur belirlemesinde dikkate alınmaz.

Aldatma (Zina) İspat Edilirse Ne Olur?

Aldatma ispat edildiğinde, kusurlu eş aleyhine boşanma kararı verilir ve mal paylaşımında bu eşin payı hakkaniyete uygun olarak azaltılabilir veya tamamen ortadan kaldırılabilir.

Mal paylaşımı açısından en önemli sonuç aldatma nedeniyle kusurlu olan eşin edinilmiş mallardan alacağı payın mahkeme takdiriyle azaltılması veya tamamen kaldırılmasıdır. Bu düzenleme sadece edinilmiş mallar rejimi için geçerli olup diğer mal rejimlerinde eşin alacağı pay üzerinde herhangi bir etkisi bulunmamaktadır.

Aldatma ispat edilen eş, nafaka yükümlülüğü açısından da olumsuz etkilenebilir ve maddi-manevi tazminat ödeme durumu ile karşı karşıya kalabilir. Bu durumda kusursuz eş uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini için ayrıca dava açma hakkına sahiptir.

Boşanma Davasında Aldatma Delillerini Sunarken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Aldatma delillerini sunarken hukuka uygunluk şartı başta olmak üzere birçok kritik hususa dikkat edilmesi gerekmektedir.

  • Hukuka Uygun Delil Elde Etme: Delillerin hukuka uygun yollarla elde edilmiş olması zorunludur. Eşin telefonunu gizlice dinlemek, şifre kırarak telefona ulaşmak veya sistematik olarak görüntü ve ses kayıtları almak suç oluşturabilir.
  • Tanık Beyanlarında Dikkat Edilecek Hususlar: Tanıkların birebir kendi gözleri ile gördüğü aldatmalar delil olur. Görgüye dayanmayan tanık beyanları kusur belirlenmesinde esas alınamaz.
  • Zaman Sınırlamaları: Feragat, barışma ve terk ihtarı tarihlerinden önceki olaylar kusur belirlemesinde dikkate alınmaz. Üzerinden uzun zaman geçmiş olaylar ve dava tarihinden sonra gerçekleşen vakıalar da kusur belirlemesinde kullanılamaz.
  • Fotoğraf ve Video Delilleri: Aldatmayı ispata elverişli ve hukuka uygun olması gerekir. Ne zaman çekildiği anlaşılabilir olmalıdır. 
  • Sosyal Medya Delilleri: Sahte sosyal medya hesabı kullanarak elde edilen yazışmalar hukuka aykırı kabul edilir. Başka kimliğe bürünerek yapılan yazışmalar da geçerli delil değildir.
  • İspat Sorunu: İspat edilemeyen vakıalar ve bilgi dışında gerçekleşen sebepler ile gerçekleşen vakıalar kusur belirlemesinde dikkate alınmaz.

Boşanma Davasında Delil Olmazsa Ne Olur?

Boşanma davasında aldatma iddiasını destekleyecek yeterli delil sunulmazsa, mahkeme bu iddiayı reddeder ve aldatma kusuru oluşmaz. 

Boşanma davalarında geçerli olan “taraflarca getirilme ilkesi” gereği, mahkeme ancak tarafların dilekçelerinde dayandıkları ve delillerle destekledikleri vakıaları değerlendirebilir. Usulüne uygun olarak dayanılmayan vakıalar kusur olarak karşı tarafa yüklenemez ve mahkeme kendiliğinden araştırma yapma yetkisine sahip değildir. 

Bu durumda aldatma iddiasında bulunan tarafın ispat yükü yerine getirilememiş olur ve boşanma kararında aldatma kusuru dikkate alınmaz. Ancak aldatma ispat edilemese bile diğer boşanma sebepleri varsa bunlar üzerinden boşanma kararı verilebilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Boşanma davalarında aldatma delilleri konusunda vatandaşların en çok merak ettiği soruları yanıtladık.

Anlaşmalı boşanmada delil sunmak gerekir mi?

Hayır, anlaşmalı boşanma davalarında delil sunmak gerekmez çünkü bu davalar ihtilaflı mesele olmayan hallerde açılır. 

Anlaşmalı boşanmada taraflar zaten boşanma konusunda mutabık olduğundan delile ihtiyaç duyulmaz. Çekişmeli boşanma davalarında ise deliller mutlaka sunulmalıdır.

Aldatma tanıkla ispat edilir mi?

Evet, aldatma tanık beyanları ile ispat edilebilir ve bu beyanlar mahkemede geçerlidir. 

Tanıkların birebir kendi gözleri ile gördüğü aldatmalar delil teşkil eder ve aldattığını itiraf eden birini duymak da tanık beyanı ile ispat araçlarındandır. 

Ancak görgüye dayanmayan, duyumdan yola çıkarak edinilen bilgileri tekrar eden tanık beyanları hükme esas alınamaz.

Aldatma davasında 3. kişi mahkemeye çağrılır mı?

Evet, aldatma davasında üçüncü kişiler tanık sıfatıyla mahkemeye çağrılabilir ancak aldatma eyleminin diğer tarafı olan kişi dava tarafı olarak mahkemeye çağrılmaz. 

 Tanık beyanlarının aldatmanın ispatında önemli rolü bulunmaktadır. Tanık olarak çağrılan kişiler aldatma eylemini gördüklerini beyan edebilir veya konuya ilişkin bildiklerini mahkemeye anlatabilir.

Kişisel not defteri, günlük, mektuplar aldatma delili olur mu?

Evet, ortak konutta bulunan kişisel not defteri, günlük ve mektuplar hukuka uygun delil olarak kabul edilir. 

Bu tür özel hayatın gizliliği kapsamına giren belgeler, eşlerin birlikte yaşadığı ortak konutta bulunmuş ise hukuka aykırı olarak elde edilmemiş sayılır. 

Ancak hukuka aykırı yollarla elde edilen bu tür belgeler delil olarak kullanılamaz. Mahkeme bu belgelerin nasıl elde edildiğini araştırarak hukuki geçerliliğini değerlendirir.

Eşinin cep telefonunu karıştırmak suç mu?

Evet, eşin cep telefonunu gizli bir şekilde karıştırmak ve şifre kırarak içindeki bilgilere ulaşmak hukuka aykırı olup suç teşkil edebilir. 

Bu şekilde elde edilen deliller mahkemede hukuka aykırı delil olarak kabul edilir ve kullanılamaz. Aldatmanın ispatı amacıyla yapılan kayıtlar dışında sistematik olarak telefon kayıtları alınması özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturur.

Aldatan eşin telefon kayıtları nasıl alınır?

Aldatan eşin telefon kayıtlarının nasıl alınacağı hakkında hazırladığımız kapsamlı makalemize göz atın: https://armagand.av.tr/aldatan-esin-telefon-kayitlari-nasil-alinir/ 

Yazar

1997’den bu yana, her davaya değil belirli alanlara odaklanarak derinleşmeyi ve her müvekkilimizle birebir ilgilenmeyi benimsedik. Kalabalık bir ekip yerine, dosyaları bizzat takip etmeyi tercih ediyoruz.

Yorum yapın