29.04.2006’da yapılan Nüfus Hizmetleri Kanunu madde 27 / A değişikliği sayesinde artık boşanmış eşlerin birlikte nüfus memurluğuna ya da konsolosluğa müracaatları ile yabancı boşanma kararları, bir tanıma tenfiz davasına gerek kalmaksızın nüfusa işlenebilecektir. Ancak tarafların birlikte müracaatının mümkün olmadığı hallerde tanıma tenfiz davaları, yabancı boşanma kararlarının nüfusa işlenmesi için işlevini görmeye devam edeceği için 25/3/2020 tarihli ve 7226 sayılı Kanunun 28 inci maddesiyle bu fıkraya “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya taraflardan birinin ölmüş ya da yabancı olması halinde Türk vatandaşı olan diğer taraf veya vekilinin tek başına” ibaresi eklenmiştir. Böylece boşandığınız eş yabancı ise veya ölmüş ise birlikte başvuruya da gerek kalmamıştır. Özellikle bu son değişiklik bizce devrim niteliğinde olup vatandaşlarımız için çok büyük kolaylıktır. Geriye dava ile tanınması gereken tek boşanma çeşidi eşiniz de Türk vatandaşı ise ve birlikte müracaata yanaşmıyorsa söz konusu olacaktır.
MADDE 27/A – (Ek: 17/4/2017-KHK-690/4 mad. Aynen kabul: 1/2/2018-7077/3 mad.)
(1) Yabancı ülke adlî veya idarî makamlarınca boşanmaya, evliliğin butlanına, iptaline veya mevcut olup olmadığının tespitine ilişkin olarak verilen kararlar; bizzat veya vekilleri aracılığıyla tarafların birlikte veya taraflardan birinin ölmüş ya da yabancı olması halinde Türk vatandaşı olan diğer taraf veya vekilinin tek başına başvurması, verildiği devlet kanunlarına göre konusunda yetkili adlî veya idarî makam tarafından verilmiş ve usulen kesinleşmiş olması ve Türk kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması şartlarıyla nüfus kütüğüne tescil edilir.
Tanıma davası açılması gerekiyorsa:
- Yabancı mahkemenin vermiş olduğu boşanma kararı kesinleşmiş olmalı ve kesinleşmiş olduğu kararda belirtilmiş olmalıdır.
- Kararda “boşanma“ kelimesi geçmelidir.
- Karar belediye vb. yerlerce değil mahkeme tarafından verilmiş olmalıdır.
- Apostil denilen belge olmalıdır. Yani yabancı mahkeme kararının altında yer alan imzanın o hâkime ve görevlilere ait olduğunu devlet onaylamış olur.
- Her iki tarafın da eğer kendisi şahsen davayı açıp duruşmaya katılmıyorsa vekâleti olmalıdır.
- Belgelerin yeminli tercüman tarafından tercümesi ettirilmeli ve noter ya da konsosluk tarafından tasdik edilmiş olmalıdır.
Tanıma tenfiz davası Türkiye’de istenilen yer aile mahkemesinde açılabilir. Çünkü her iki taraf da avukata vekalet vererek anlaşmışlardır. Arada bu davanın açılması ve kabulü konusunda bir anlaşma yoksa taraflardan birinin Türkiye’deki yerleşim yerinde açılmalıdır. Yetki itirazı duruşma gününe kadar yapılabilir.