İyi Avukat Nasıl Bulunur?

Avukat

İyi avukat nasıl bulunur sorusuna cevap aradık. Mesleklerin her birinde iyi – kötü; başarılı – başarısız şeklinde değerlendirilebilecek meslek erbabı vardır. İyi avukat ya da en iyi tazminat avukatı bulayım ve maliyeti neyse o avukatla çalışayım deseniz örneğin trafik kazasında en iyi tazminat avukatını arıyor olsanız ya da başka bir konuda bulmanız mümkün müdür? Peki avukatlara nasıl ulaşılabilir? Aklımıza gelen bazı yöntemleri değerlendirdik.

Trafik Kazası Mağduru Rehberi

Boşanma Davası Sık Sorulan Sorular

Tanıdık vasıtasıyla avukat bulma

Daha önce bir davasını avukata vermiş yakınımızın ya da hiç dava tecrübesi olmamış bir yakınımızın tavsiyesi ile olabilir. Bir davasını vermemiş ise bu avukatın ancak şahsiyeti, güvenilirliği hakkında bilgi sahibi olması mümkündür. Ancak işinde nasıl olduğu konusunda bu avukatın kendisinden ya da çevresinden duyabilecekleri dışında bir bilgisi olamaz. Kendisinden duyacakları da çevresinden duyacakları da güvenilirlik bakımından çok kuvvetli olmayacaktır.

Daha önce davasını vermiş ise o zaman biraz daha fazla fikir sahibi olabilir. Ancak yine de güvenilir bir bilgi olmayacaktır. Davasını kazanmışsa iyi avukat, davasını kaybetmişse kötü avukat şeklinde yapılabilecek bir değerlendirmenin her zaman doğru olması mümkün olmaz. Örneğin davasını kazanmış olabilir ancak normale göre daha uzun zamanda, daha fazla masrafla ve daha az kazanımla (mesela daha az bir tazminatı üstelik düşük faizle kazanmış olabilir) kazanmıştır. Kazanılamayan davada ise daha fazla kayıptan kurtarılmış olunabilir ya da baştan bu ihtimal karşısında yeterli uyarıyı yapmış olabilir ya da sizin bulamadığınız, temin edemediğiniz bazı deliller buna sebep olmuş olabilir. İşte bu gibi durumların anlaşılması çoğu zaman mümkün olmayacaktır. Bir marka deterjan aldığınızda o deterjan çabuk biter ve başka bir markayı denemeniz hemen mümkün olabilir ve deterjanın sizin için iyi olup olmadığını değerlendirebilmeniz de bir uzmanlık gerektirmez. Bu nedenle kısa sürede birkaç markayı karşılaştırıp doğru deterjanı bulabilirsiniz ancak bir avukatın yıllar süren bir davanızı bitirdikten sonra kaç defa daha davanız olacak ve kaç avukat daha tanıyacaksınız da bir de olmayan hukuki bilginizle bunların hangisinin iyi ya da daha iyi olduğunu anlayacaksınız. Bu bizce mümkün görünmemektedir.

Tabelaya bakarak avukat bulma

Bu tür bir arayış, işi tamamen şansa bırakmak olacaktır. Hakkında hiçbir referans alınmadan sadece yüz yüze bir görüşme neticesinde fikir edinmek diğer yöntemlere göre oldukça yetersiz bir yöntem olacaktır.

Adliye yakınından avukat bulma

Kimileri, adliye yakınında bürosu olan avukatın o adliye ile ilişkilerinin iyi olabileceğini ve “iş bitirebileceğini” düşünebilir. Bu düşünceye katılmak mümkün değildir. Öncelikle sık görüşmekle, iyi ilişki kurmakla dava kazanılmaz. Adliye ile ilişkinin sıklığı ise önemli olan, adliyede çok fazla işi olup da bürosu adliyeden çeşitli sebeplerden (adliye bölgesi iyi olmadığı için, evine uzak olduğu için vs.) dolayı uzak olabilecek avukatlar olabilir. Kaldı ki özellikle İstanbul’ da artık birçok ilçe adliyesi tek bir binada toplanmıştır. Böyle büyük bir adliyenin etrafında birçok avukat bürosu olacaktır. Her birinin de yakınlık nedeni ile iyi ilişkiler içinde olabileceğini düşünmek doğru olmaz. Bir avukat adliyeye arabasız gidip gelmek için adliyeye yakın bir büroda çalışırken bir başka avukat o kadar çok para kazanmıştır ki (peki bu para kazanmış olması iyi avukat olduğunu gösterir mi) adliyeye yakın olmayan ama örneğin İstanbul’ un en lükse semtinde en havalı binasında büro sahibi olabilir. Akla çok para kazanmış olduğunu anladığımız avukat iyi avukat olabilir mi sorusu geldi değil mi? Hayır çok kazanmış olan avukat bu kazancını meslekten mi, meslektense her işe bakarak mı yoksa bir alanda uzman olarak mı kazanmıştır. Uzman olmuşsa sizin işinize uygun bir uzmanlık mıdır? Belki de çok basit olan işlerden sayı olarak çok fazla iş almıştır ve bu sayede çok para kazanmıştır. Örneğin yeni mezun avukatların bile kolayca yapacağı senet icra takiplerini bir firmadan edinmiş ve her ay yüzlerce icra takibi yapmış olabilir ama bir boşanma davasında bile yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmayabilir.

Çok fazla avukat ve personel çalıştıran bir hukuk bürosu sizin için iyi bir tercih midir? Belki evet belki hayır. Tüm bu alternatiflerle ilgili kesin cevaplar vermek mümkün değil. Mesela benim işimi takip edecek birçok avukat var, biri hasta olsa ya da yoğun olsa diğeri bakar diyebilirsiniz ve olumlu görebilirsiniz. Aksine benim işim yüzlerce dosyadan biri olacak ve bu büroda çalışan tecrübeli ya da tecrübesiz ya da maaşlı avukatlardan birinin sıradan bir işi olacak diye de düşünebilirsiniz. Aynı şeyleri örneğin tek kişilik ya da iki kişilik bir hukuk bürosu bakımından da tersine değerlendirmek mümkün olabilir. Kendinizi özel dikim yapan bir terziye emanet ettiğinizi ve size özel bir çalışma yapacağını, ilgisinin sizin dosyanızda yoğunlaşacağını düşünebilirsiniz.

Reklam yolu ile avukatları tanıma bulma

Ülkemizde avukatlara reklam yasağı olduğundan bu yolla avukat bulmak imkânsızdır diyebiliriz. Bir avukat ne avukatı olduğunu bile beyan edemez, yasaktır. Zaten avukatlıkta maalesef resmi bir ihtisaslaşma bir sertifikasyon yani şu avukatı bu avukatı diye bir şey yoktur ve bu yöndeki beyanlar da yasaktır. Yurtdışında avukatların kendilerini tanıttıkları, uzmanlık alanlarını belirttikleri ve davalarından örnekler verdikleri, çalışma sistemleri personel sayıları ve ofisleri ile ilgili bilgiler verdikleri yazılı ve görsel reklamlar yayınlayabilmektedirler. Bu şekilde yayın yapılması vatandaşın iyi avukata ulaşabilmesinde en önemli faktör ve yoldur. Reklamların yanıltıcı olmasının önüne, yapılacak denetimlerle geçilebilir. Vatandaş da reklamları kendi süzgecinden geçirip abartılı ya da yalan reklamları değerlendirebilir.

İnternette avukat arama

Reklam yasağı nedeni ile internet sitelerinde de avukatların kendilerini ifade etmeleri ve mesela ben boşanma davalarında tecrübeli avukatım, tazminat davalarında tecrübeli avukatım, iyi avukatım, uzman avukatım vb. demesi yasaktır. Yasak olmayan türden bir internet sitesinde ise avukatla ilgili ismi ve resminden başka ve bürosunun yerinden başka bir bilgi edinmeniz pek mümkün olmayacaktır. Olsa olsa en fazla sitemizde olduğu gibi hukuki bilgiler bulabilirsiniz ki size lazım olan hukuki bilgi değil hukuki bilgiye sahip iyi bir avukattır. Çünkü amacınız tarif ile yemek yapmak değil (çoğu zaman yemek yapmak bile tarifle mümkün değildir) bilen iyi bir avukat tarafından temsil edilmektir.

İnternet arama motorları ile yapılacak bir aramada ise para vererek üst sıralarda reklam olarak yer alan bir avukatı görmeniz mümkün olabilecektir. Oysa bu da yasaktır ama bazı avukatlar para ile reklam verip Google arama motorunda üst sıralarda çıkmaktadır. Normal şekilde yani organik olarak listede yer alan avukatın da iyi mi kötü mü olduğunu bilmeniz pek mümkün olmayacaktır. Aramada üstte yer alması onun iyi avukat olduğu anlamına gelmeyebilecektir. En fazla iyi bir sitesi olduğu ya da sitesi kötü bile olsa bir takım normal ya da yasak yöntemlerle üstlerde kalabilmeyi beceriyor olabildiği şeklinde bir yorum yapılabilir.

İnternette avukat aramanın nasıl yapıldığına dair ilginç ve kimi komik örnekleri de aşağıda sunduk:

  • En hızlı avukat
  • En iyi avukat
  • En büyük avukat
  • En iyi boşanma avukatı
  • Hızlı boşanma avukatı
  • Ağır ceza avukatı
  • Bedava avukat
  • Online avukat
  • Sosyete avukatı
  • Ünlü avukat
  • Ünlülerin avukatı
  • Tuttuğunu koparan avukat
  • İpten adam alan avukat

İyi avukat kendini ispat eder, reklamı en iyi müvekkilleri yapar?

Bu düşünce çok yanlış ve mantıksız bir düşüncedir. Yukarıda belirttiğimiz sebeplerden dolayı zaten bir avukatın iyi mi kötü mü olduğunun anlaşılması çok zordur. Bir avukatın iyi olup olmadığını anlayabilecek kişi yine bir avukattır. Ancak o avukatın bile detaylı bir araştırma ve inceleme (davalarını izleme, dosyalarını inceleme gibi çok zahmetli ve uzun sürecek işler) yapması gerekir ki bu da çoğu zaman mümkün değildir. Yeni avukatlığa başlamış bir avukatın aslında çok bilgili ve becerikli olduğunu düşünelim. Ancak bu mantığa göre avukatın kendini ispat edebilmesi nasıl mümkün olabilecektir. Yaptığı çalışmalardan, aldığı sertifikalardan vs. hususlardan bahsedemeyen, bu konuda reklam yapamayan avukatın iyi bir avukat olduğu nasıl görülebilecektir. Bir insanın başına avukatlık bir olay genelde hayatında bir kere ya gelir ya gelmez. Bir olay geldi ve bu avukata davayı verdi diyelim. Avukat da davayı kazandı ve gerçekten de kazanılabilecek en iyi şekilde (en kısa zamanda, az masrafla ve çok hak alarak) kazandı. İşi veren müvekkilin bunu anlaması pek mümkün değil ama diyelim ki avukatın çok iyi avukatlık yaptığını anladı. Bunu anlaması, davalar uzun sürdüğü içi 3 yılını aldı. Bu kişinin yakın çevresinde avukata ihtiyacı olabilecek kişi sayısı hiç de çok değildir. Avukat sayısına sınırlama getirilmemesi ve düşüncesiz fakülte politikaları nedeni ile sayıca çok olan avukatlardan birinin iyi olduğunun vatandaş tarafından anlaşılabilmesi için defalarca avukatlarla çalışıp yıllarını vermesi mümkün değildir. Çünkü deminki örnekte avukat kötü olsaydı ve kötü olduğunu da vatandaş 3 yılın sonunda anlamış olsaydı ne olacaktı. Bir daha zaten avukatlık bir işi olmayacaktı. Diyelim ki bir kere daha avukata ihtiyacı oldu. Aynı yöntemle rastgele bir avukata gidip bir üç sene daha beklemesi ve yeni davasını da riske atması gerekecek. Başka yolu yok.

Bu nedenlerden dolayı avukat sayısının çok olması önemli değil, reklam yasağı da önemli değil, iyi avukat kendini ispat eder, diğerleri arasından sıyrılır gibi bir mantık çok yanlıştır. Avukat sayısının fazlalığı, avukatlıkta sınav ve kontenjan sınırlandırması olmaması, tabir caizse nüne gelenin avukat olması (hele de paralı okunabilen birçok hukuk fakültesi varken) ve avukatların reklam yasağı vatandaşın iyi avukatı araştırma ve bulma imkânını neredeyse sıfıra indirmektedir. Dünyada ve Türkiye’ de önemli olan mesleklerden sınavsız yapılan ve her hukuk bitirenin garanti elde edebildiği başka meslek pek olmasa gerektir. Hukuk fakültesi, tıp fakültesinin aksine ya da öğretmenlik bölümlerinin aksine mezunlarına avukat olma vaadinde bulunmaz; avukat mezun etmez. Hukuk fakültesini bitirdikten sonra hakim olacaksanız eğitimi ve sınavı vardır başarılı olursanız hakim ya da savcı olursunuz. Bir bankaya hukuk müşavirliğinde çalışmak üzere girecekseniz ya da teftiş kuruluna girecekseniz sınavsız giremezsiniz. En azından biri sizi işe almak için değerlendirir. Avukatlık yapmak isterseniz sınavsız ve artı bir eğitim olmadan sadece bir staj yaparak avukatlık ruhsatı alabilirisiniz. Bu yazıyı yazdığımız 2021 yılında bir iki sene önce çıkmış olan bir avukatlık sınavı varsa da bu sınavın uygulanmasına henüz başlanmış değil çünkü sınavın çıktığı tarihte fakülteye girenlerin mezun olmaları bekleniyor. Sanki fakülteye giren avukat olmak için bir garanti almış da şimdi sınava alınırsa hakkı yenecekmiş gibi. O gün geldiğinde de muhtemelen başta stajyer avukatlar ve hukuk öğrencileri olmak üzere (daha önce yaptıkları gibi) yanlarına baroları da alarak protesto yaparlar ya da sınavın kaldırılması için başka yoları denerler. Bundan yaklaşık 15 yıl kadar önce böyle olmuştu. Umudumuz her hukuk mezununun yazılı sınava tabi tutulduğu ve ülkenin ihtiyacına göre kontenjan belirlendiği bir sistemin gelmesi ve işlemesidir. Aksi halde vatandaşlarımız çoğu zaman farkında bile olmadan bir çok hatalı savunmanın ya da benzer avukatlık hizmetlerinin mağduru olmaya devam edecektir.

Yazar

Trabzon Sürmene nüfusuna kayıtlı, 1972 İstanbul doğumlu olup 1997’den bu yana serbest avukatlık yapmaktadır.